Yorgunluğumuz yanlış beklentilerimizden kaynaklanıyor.
Halbuki beklediğimiz Yaradanımızın hoşnutluğu ise niye inkisar yaşayalım ki ?
Gönül istiyor ki ; gurbet olmasın, zindan olmasın, kendi öz vatanımızda parya olmayalım, zulüm ve zalimler olmasın, saray dalkavukları vicdansız Şimirler olmasın…
Gönül istiyor ki ; süreç hemen bitsin ülkemize dönelim, zulüm altında inim inim inleyenler özgürlüklerine kavuşsun, ihraç edilenler mesleklerine geri dönsün, malları gasp edilenlere malları geri iade edilsin.
Gönül istiyor ki; Gençliğimizi verdiğimiz ülkeler bizim gibi hasbi olsun, hizmetlere ve kendi nesline sahip çıksın, okullarımızı kapatmasın. Sevgiyi sevip, düşmanlığa düşman olsunlar.
Liste uzayıp gidiyor,ve gönül ferman dinlemiyor vesselam…
Allah’ın dediği olur herkesin diline pelesenk olmuş bir sözdür, ama gel gör ki hayata bu hakikatı geçirmek hiç kolay değil, sabır acı bir ilaç gibi sürdükçe yakıyor.
Elden gelen bulunduğumuz ülkelere alışmak, kültürü ve dili öğrenmek, doğru bildiğimiz işleri yapmaya devam etmek, çokça dua etmek, nefis muhasebesini her konuda tabiatımız haline getirmek, ümitsizliğe kapı açacak söz ve davranışlardan kaçınmak vesselam.
Unutma! Bu süreç bir kırılma ile süpriz bir şekilde bitecek ama zamanın çıldırtan pençelerine mahkum olma !